MUTLULUK

Hiçbir şey yapmak istememek normal midir?

Paylaş

Bazen hiçbir şey yapmak istemeyiz, tüm günü belki koltukta oturarak sadece çay ve kahve içerek bile geçirmek isteyebiliriz. Yapmanız gereken çok fazla şey olduğu halde içimizden hiçbir şey yapmak gelmeyebilir. Belki de kendimizde bir şey yapmanın enerjisini ve motivasyonunu bulamayız.

Aslında hiçbir şey yapmamak da bir şey yapmaktır. Hiçbir şey yapmazken aslında sadece tavana bakıp hayal kuruyor olmak bile iç dünyamızı rahatlatmak ve düşüncelerimizi toparlamak, kendimizi rahatlatmak anlamına geliyor. Aslında o anda da iç dünyamız eyleme geçmiş şekildedir. Ancak tüm bunları yaparken, hiçbir şey yapmamanın farkında olmamız gerekiyor. O günü hiçbir şey yapmadan geçirmeyi kabullenmiş olmanız ve en ufak suçluluk bile hissetmemeniz gerekiyor. “Hiçbir şey yapmamanın” öğrenilmesi gereken bir beceri olduğu fikri ilk bakışta şaşırtıcı görünebilir. Elbette bu sadece başka bir şey yapmayı bırakma meselesidir? 

Hiçbir şey yapmazken suçlu hissetmemizin sebebi, çevremizdekiler tarafından “ bir şey yapmanın” önemli olduğunun tekrarlanmasıdır. Toplum tarafından bir şey yapmak ve faydalı olmanın sürekli övülmesidir.

"Hiçbir şey yapmamak" aslında hiçbir şey yapmamaktır

İnsan nefes alıp verdiği sürece mutlaka bir şeyler yapar, hiçbir şey yapmadığını düşündüğü anda bile bir şey yapar, düşünür, nefes alıp verir. Ama genellikle "hiçbir şey yapmamak" ile kastedilen, yararlı bir şey yapmamaktır. Sorun şu ki, "yararlı" her zaman çıkarlarımıza hizmet etmeyen şekillerde tanımlanıyor. Daha fazla ürün satın almak için daha fazla kazanmamız gerekiyor ve bunun içinse daha çok çalışmamız gerekiyor. Malı satan kişi daha çok para kazanmış oluyor ama siz o ürünü satın alabilmek için daha çok çalışmış oluyorsunuz. Anınızın tadını çıkarmasını engelliyor. Bu yüzden bazen hiçbir şey yapmamaya ihtiyaç duyarız. Çünkü sürekli bir şeyler yapıyor olmak çok yorucudur.

Hiçbir şey yapmamak zararlı mıdır?

İnsanlara boş zamanlarını nasıl geçirmeyi sevdiklerini sorun, muhtemelen kitap okumak, oyun oynamak, çalışmak veya bir şeyler izlemek gibi aktivitelerden bahsedeceklerdir. Sadece düşünmek fillini duyma ihtimaliniz çok düşüktür. Ama dinlenme ve hatta can sıkıntısı yaratıcılığı artırabilir.

Bu kadar ünlü yazar ve sanatçının günlük rutinlerinde uzun yürüyüşler yapmasının iyi bir nedeni var. Hatta edebiyat ve Felsefe dünyasında hiçbir şey yapmayan onlarca karakter var. Örneğin, Marcel Proust odasında tek başına hiçbir şey yapmadan oturuyorken aslında aklında yeni fikirler üretmekteydi.

Her anı doldurma takıntımız, daha fazlasını yapmak için en iyi strateji olmayabilir. Unutmayın ki, her günün her dakikasını uyaranlarla ve eğlenceyle doldurursanız, beyniniz asla iyileşme şansı bulamaz ve tükenme riskiyle karşı karşıya kalabilirsiniz.

Hatta hiçbir şey yapmama fikrine Niksen adı veriliyor. Niksen" uzaklaşma zamanıdır. Meditasyon yapmak ya da kendinizi yaşamın anlamı hakkında düşünmeye zorlamak değil, daha çok düşüncelerinizin özgürce hareket etmesine izin vermekle ilgilidir. Bu, pencereden dışarı bakarak oturarak veya örgü veya boyama gibi yarı otomatik bir faaliyete girerek yapılabilir.

Yaratıcılık için mükemmel olduğu ortaya çıkan ve bazen bir sorunun çözümünü aramadan bile bulmayı mümkün kılan bir egzersiz.

Hiçbir şey yapmazken bir amacınız olsun

Hiçbir şey yapmamak için zaman ayırın ve bunu bir amaçla yapın. Ne zaman en üretken ve yaratıcı olduğunuzu anlayın, ardından zihninizin ne zaman kapanmaya başladığını veya sadece onları yapmak uğruna görevleri yerine getirmeye başladığınızı fark edin, İşte o zaman yürüyüşe çıkmalı veya mola vermelisiniz. Önemli olan kararın arkasındaki niyettir.

 

0 Yorum

Yorum Yaz