ZİHİN SAĞLIĞI

Tükenmişlik Sendromunu Yaşamak

Paylaş

Yaşam ve yaşamın içinde koşturma, hayata yetişmeye çalışma, var olan sıkıntılar ya da sonradan oluşan sıkıntılar, mutsuzluklar; hepsi çalışma hayatında, okul hayatında, sosyal ya da özel hayatta doludizgin yaşanan hallerdir. Ve bunların hepsi hem fiziki hem de ruhsal açıdan yorgunluklara yol açar. Sabah olur ancak yataktan kalkmak istemez, okulda derslerin hemen bitmesi istenir, işyerinde göz saattedir. Eve gelinir, hiçbirşey yapılmak istenmez, hep bir üşengeçlik vardır.

Tükenmişlik Sendromu Nasıl Doğar?

Yaşanan streslerin tükenmişlik sendromu ile ilişkisi var gibi görünse de her şey buna bağlı gelişmez. Tükenmişlik sendromu birdenbire ortaya çıkmaz, bir birikim sözkonusudur. Yaşanan bir baskı, bir stres ve enerji tükenişi vardır. Bunlar biriktikçe dayanılmazlık oluşur ve artık her şeyden kaçma duygusu başlar.

Tükenmişlik sendromu; fiziki ve ruhsal enerji tükenmesidir. Duygusal ve fiziki anlamda bitkinlik, her şeye duyarsızlık hali, başarıların azalması, hiçbir işten zevk almama ve yaşama isteğinin azalması şeklindedir. Tükenmişlik sendromunun yenmenin yollarına gelince; kaçılan sosyalleşmeden , arkadaşlardan ya da aileden tekrar geri dönmenin yolları aranarak o bağın kuvveti sağlanmalıdır. Yalnızlık hemen herkesin ancak normal sınırlar içerisinde olduğunda yalnızlık doğru olandır. Monoton bir hayat yerine renkli hobilerle, kişisel zevkler ve heyecanlarla hayattan, insanlardan, çiçekten bile keyif almayı öğrenmek mümkündür.

Tükenmişlik Sendromunun Nedenleri Nelerdir?

Tükenmişliğin tek bir nedenini vurgulamak mümkün değil. Aslında tükenmişliğin bir nedeni değil, bireye göre farklılaşan birçok nedeni vardır, aynı zamanda işletmelerde var olan iş organizasyonuna ve mesleki ilişkilere göre de farklılık göstermektedir.

Sıkı Çalışma Gereksinimleri

İş yerindeki talepler bazen çok katı, o kadar yoğun ki tükenmişliğe neden olabilirler. Bu, özellikle işi teslim etmesi gereken son tarihlerin ve hedeflerin gerçekçi olmadığı veya yanlış tanımlandığı, çalışma miktarının ve saatlerin aşırı olduğu durumdur.

Genel olarak, iş yükü ne kadar büyükse, işi yürütmek için koşullar o kadar az tatmin edici olur. Mesleki ve kişisel yaşamı uzlaştırmak ne kadar zor olursa, işçilerin sağlığı üzerindeki yansımaları da o kadar belirgin olur!

Çok Fazla Duygusal Yoğunluk

Bazen tükenmişliğe neden olan iş yükü, iş miktarı değil, daha ziyade gereken işin duygusal yoğunluğu olabilir. Bu, özellikle görevleri zor ve talepkar kişilerle temas halinde olmayı gerektiren çalışanlar için geçerlidir, bu çalışanların maruz kaldığı sözlü şiddet, hakaret ve aşağılayıcı sözler, bazen tükenmişlik sendromuna yol açabilecek bir hastalığı haklı çıkarır. 

Özerklik Eksikliği ve Manevra Alanı Eksikliği

Tükenmişlik aynı zamanda özerklik eksikliği hissinden ve bir çalışana verilebilecek manevra alanı eksikliğinden de kaynaklanabilir. Uygulamada, bu durum genellikle çalışanın becerilerinin yetersiz kullanılmasıyla ilişkilendirilir.

Kötü Çalışma İlişkileri

Tükenmişlik ayrıca meslektaşlar ve üstler arasındaki zayıf çalışma ilişkilerinden de kaynaklanabilir. Bu, dayanışma eksikliği, iletişim eksikliği, hatta ahlaki taciz durumları vb. İle sonuçlanabilir.

Ekonomik Güvensizlik

Tükenmişlik aynı zamanda ekonomik güvensizlik tarafından da teşvik edilmektedir. Nitekim, işini kaybetmekten korkan, iş değiştirmekten korkan, ücret almamaktan vb. korkan çalışanlar elinden geldiğince "normal olarak" dayanılmaz çalışma durumlarını kabul edebilir.

Hayatı Yaşamak İçin Neler Yapılmalı?

 Hayat yaşamak içindir; acısıyla tatlısıyla keyfi ile üzüntüsü ile bir bütündür. Bu bütünlük içerisinde sendrom yaşamadan sorumluluklar ve keyifler bir arada rahatlıkla yürütülebilir. Her insan için iş hayatı olmazsa olmazdır, hayatta önceliktir. Yaşamak için çalışmak ve para kazanmak lazımdır, bunun için de yapılan işi sevmek ve sahip çıkmak gerekir. Bazen anlık yaşamaların keyfini doyasıya tatmak da mutlu eden, motive edendir. Bunalma yaşanılan ortamlardan ya da insanlardan uzak durmak doğru karardır.

 Hayatın içinde stres de baskı da her zaman vardır, olacaktır ve olmaya da devam edecektir önemli  olan bunu yönetip insanın kendisine kaliteli zamanı yaratmayı bilmesi ve sonucunda ona verilen hayatı doyasıya yaşamanın keyfine varmasıdır.

 Kaynak: 

https://www.gereso.com/

 

 

0 Yorum

Yorum Yaz