Özgüven eksikliği, birden fazla komplikasyona yol açabilen ve depresyon, bağımlılık, endişe ve hatta sosyal fobilere yol açabilen psikolojik bir durumdur. Kendinize güveninizi artırmadan önce ve harekete geçebilmek için, özgüven eksikliğinin ne zaman patolojik hale geldiğini nasıl tespit edeceğinizi bilmek önemlidir.
Özgüven Eksikliğinin Doğrudan İşaretleri Nelerdir?
Kişisel aksaklıklar yaşamak ve kendi yetenekleriniz hakkında şüphe duymak, yaşamak için zor olgulardır, ancak oldukça normaldir, çünkü başarısızlık hayatın bir parçasıdır ve ilerlememize izin verir. Ama şüphelerimiz zamana dirençli ve günlük yaşamı etkileyen bir özgüven eksikliğine dönüşürse, patolojik dinamiklere girmemek için eğilimi tersine çevirmek önemlidir.
Irrasyonel Suçluluk Hissi
Kişi, önemli olmayan şeyler için, üzerinde kontrol sahibi olmadıkları ve hatta kusurlu olmadıkları şeyler için sık sık af diliyorsa özgüven eksikliğinin işaretidir. Kişi ayrıca geçmişte yapılan bazı hataların üstesinden gelmekte zorlanabilir ve kendisine ikinci bir şans veremeyebilir.
“ Hayır” Demede Zorlanmak
Kişi kendisine hoşlanmadığı bir şey yapıldığında ya da istendiğinde "hayır" demeyi reddetmekte ve "hayır" demekte zorlanmaktadır. Kişinin fikrini uygulayamaması, haklarını görememesi, diğer kişilere boyun eğme durumlarına neden olabilir, kötü niyetli kişilere kişiyi küçük düşürmek için bu tahakkümden yararlanma fırsatı verir ve böylece onları güçlendirebilir.
Aşırı Çekingenlik
İster yabancıların önünde, ister birkaç kişinin önünde veya hiyerarşik üstlerin önünde olsun, benlik saygısının olmaması iletişim sorunları, utangaç gözler, stres durumları, kaygı, kızarma ve kişiyi felç eden terler, hatta sosyal fobilere yol açar. Burada yine tuzak şudur ki, bu kaygı durumları kişiyi hareketsiz kılarak, kendisini işe yaramaz ve beceriksiz hissetmek için her türlü sebebi olduğuna inandırabilirken, kişinin kendisine olan öz güveni düşük olduğu için tüm bunları deneyimliyordur.
Kendisini Göstermede Zorluk
Reddedilme ve yargılama korkusu, kişinin kendini öne çıkartma ve kendini gösterme yeteneğini engelleyebilir, bu da bizi sürekli olarak başkalarına karşı aşağılık konumuna getirdiği için kendi imajımızı olumsuz yönde etkiler.
Kendini Küçümsemek
Bir kişinin kendisi hakkındaki duyguları esastır. Özgüven eksikliğinden muzdarip bir kişi, kendini kötü hissetme, güvensiz hissetme, övgü aldığında bile yeteneklerinden şüphe etme, eleştiriyi kabul etmede veya bundan kurtulmada güçlük çekebilir. Bu durum bazı radikal sonuçları ortaya çıkartabilir. Kendini başkalarının önünde aşağılık hissetmek ve sürekli kendini başkalarıyla kıyaslamak gibi. Bu durumlar bir süre sonra kısır döngü haline gelip özgüven eksikliği duygusunu daha çok besler.
Cesaret Eksikliği
Bahsedilen tüm unsurların doğrudan bir sonucu: kendini savunmakta güçlük çeken ve kendini küçümseme eğiliminde olan utangaç bir kişi. Ayrıca bu kişi, yeni projeler üstlenmekte de zorluk çeker. Performans kaygısı hisseden kişi, fikirlerini takip etme cesaretine sahip olmayacak, teşvik edilmesi zor olacak ve başarılı projelerin daha çok ondan daha yetkin insanlara daha uygun olduğuna ikna olmaya devam edecektir.
Kapana Kısılmış Hissetmek
Kendine güven eksikliği, kişiliğinde ve günlük yaşamda yer aldığında, psikolojik bir hapis hissi ve ilerleyememe duygusu verebilir. Bu duygu, özgüven eksikliğinin yarattığı bir kısır döngü ile bağlantılıdır. Eyleme geçmeden önce cesaretleri azdır, bu nedenle olumsuz deneyimler yaşarlar ve bunun sonucu olarak da yetkin birisi olmadığı fikrini güçlendirirler.
Özgüven Eksikliğinin Dolaylı İşaretleri Nelerdir?
Özgüven eksikliğinin dolaylı belirtileri de gözlenebilir, bunlar özgüven eksikliğinin belirtileri ve psikolojik ve sosyal sonuçlarıdır. Kişi daha sonra acı çekebilir:
Bağımlılıklar: video oyunlarına, alkole veya diğer unsurlara karşı geliştirilen bağımlılık, başkalarıyla yüzleşmek zorunda kalmamasına ve bunun neden olduğu acıyı unutmasına izin verir.
Sosyal İzolasyon Ve Sosyal Fobiler: Yargılanmamak ve başkalarıyla karşılaştırılmamak için kendini izole etmeyi tercih etmek
Üzüntü Ve Depresyon: Hayatta başarılı olamama ve mutlu olamama hissinin neden olduğu haz ve hatta karanlık düşüncelerin birikiminin ardından aşırı üzüntü ve depresyon da beraberinde gelir.
Akademik Veya Mesleki Zorluk: Sosyal ve mesleki ilişkilerini normalleştirmek için yaşadıkları çeşitli zorlukları sürekli takip ederler ve kapasitelerine inanmak için kendileri ile yarış halindediler.
Bu farklı işaretlerin sizi ilgilendirebileceğini, özgüven eksikliğinizin her gün size eşlik ettiğini ve bunun kişisel gelişiminiz ve projelerinizin başarısı üzerinde bir fren olduğunu gözlemler veya bundan şüphelenirseniz, bu nedenle psikoterapiye başvurarak dinamikleri tersine çevirmek önemlidir. Benlik saygısı eksikliği, ister profesyonel, ister sosyal, hatta evlilik hayatında olsun önemli yansımalara neden olabilir.
Bilişsel davranışçı terapiler (BDT) ve hatta klinik psikoloji uygulayan bir psikolog, hem sizi değersizleştiren ve ilerlemenizi engelleyen yanlış inançlarla hem de kurduğunuz yanlış davranış alışkanlıklarıyla mücadele etmenize yardımcı olabilir.
Kaynak: https://www.psynyou.com/
0 Yorum