YAŞAM

Tereddütünüz Kabusunuz Olmasın!

Paylaş

 

Tereddüt her zaman önümüzde bir engel değildir.

İş seçimi, eş seçimi, konut alma kararı, yiyeceğiniz yemeğin seçimi gibi durmaksızın kararlar alıyoruz.

Gün içinde almamız gereken küçük kararlardan tutun da her şeyi tepetaklak edebilecek büyük kararlara kadar hayat bir seçimler dizisidir. Bazen o kadar çok olasılıklar içinde kayboluruz ki, neyin iyi neyin kötü olduğuna karar veremeyiz. Bu da beraberinde tereddüt ettiğimiz anları getirir. Ancak bu durum, bir taraftan düşünme ve akıllıca karar alma yeteneğimizin de kanıtı ve sağlıklı bir durum. Tereddüt etmek her şeyden önce seçeneklerimizin olduğunun bir göstergesi.

Ama bazılarımız için tereddüt bir kabusa dönüşebiliyor.

Neden Tereddüt Ederiz?

Tereddüt, karar verirken veya bir eylemde bulunurken duraklamanın psikolojik bir sürecidir. Macar yazar, Ferenc Molnàr'ın söylediği gibi, "Tereddüt eden zaten ahlaki bir varlıktır".

Tereddüt etmemiz, karar almadan önce durumu kavradığımızı ve kapsamlı bir değerlendirme yaptığımızı gösteriyor. Kişiden kişiye ve durumdan duruma değişen bir olgudur. 

Tereddütlü olmamızın altında, korkularımız, çevresel faktörler, geçmiş deneyimlerimiz, bazı şeylere karşı isteksiz olmamız ve diğer zihinsel duygularımız yatıyor. Örneğin, paramızı riskli bir varlığa yatırdık ve zarar ettik, bir dahaki sefere aynı eylemi yapma konusunda tereddüt yaşamamız doğaldır. Çünkü eylemin sonucunu görerek deneyimlemişsizdir. Öte yandan, iç korkularımız, reddedilme düşüncelerimiz, yanlış izlenimlerimiz, bir takım psikolojik sonuçlardan kaynaklanan tereddütlerdir. Örneğin, topluluk önünde yapılan konuşmada çok iyi olan kişi, arkadaş edinme konusunda tereddüt edebilir, bu durum sadece kendi iç düşüncemizdir.

Almış olduğumuz kararın sonucu hakkında, bir başka deyişle doğru karar olamayacağı korkusuyla tereddüt ederiz. 

Tereddüt Etmekten Kurtulabilir miyiz?

Aşırı tereddütlü olmak, daha iyi seçimler yapacağımız anlamına gelmiyor. Tereddüt etmeyi bir handikap haline getirmeden sağlıklı hale dönüştürmeliyiz. Çok fazla tereddüt etmek, yanlış bir tercih yapmak korkusuyla, seçimlerinizi erteletebilir ya da karar vermeyi sonlandırabilir. Öte yandan, çok fazla tereddüt, seçimlerimizi daha ciddi hale getirebilir, beklentilerimizi yükselebilir ve işler planlandığı gibi gitmediğinde korkumuzu daha da artırabilir.

Çok tereddüt eden kişiler, çoğu zaman gelecekten, kararlarının başkaları ve kendi yaşamları üzerindeki etkisinden büyük korku duyarlar. İçlerinde derin bir haklı olma arzusunu barındırırlar. 

Tereddütle savaşmak zor olsa da, yine de bunu bir güce dönüştürebiliriz. Tereddüt ettiğimiz noktaları kendimizi o konu hakkında bilgilendirmek ve eğitmek için kullanabiliriz. 

Örneğin, iki kariyer seçimi hakkında tereddüt ediyorsanız, gelişme potansiyeli, işin getirisi ve avantajları, dezavantajları hakkında bilgi edinin. Eylemsizlik yerine harekete geçin. 

Bazen, tereddüt etmek son derece zaman alıcı olabilir. Süresiz düşünerek zamanınızı boşa harcamaktan kaçınmak için belirli son tarihler belirleyin ve rastgele belirli kararlar almak anlamına gelse bile kendinizi bunlara saygı duymaya zorlayın. Yanlış seçimi yapmak bazen kararsız olmaktan daha iyidir.

Boş bir kağıt alın ve seçeneklerinizi yan yana sıralayarak, olumlu ve olumsuz sonuçlarını listeleyin, kağıt üzerinde yazmak her zaman karar almanıza yardımcı olacaktır. 

Kaynak:

https://completewellbeing.com

 

0 Yorum

Yorum Yaz